Kozmik Tetikleme Ve Sonrası

         Ruhsal gerçeklere inancı olanlar, kozmik tetikleme olayını çok önemsedi. Onlar, sözü edilen bir milyon kişi arasına katılmak için elinden gelen gayreti gösterdi. 17 Ekim zihnimizi sevgi frekansında tutmak ve dünya için, insanlık için dualarımızın,  güzel dünyamız ve bize bağışlanan yaşamımız için şükretmemizin, yanlışlarımız için af dilememizin O'nun kabulüne sunulmasına yönelik muhteşem bir fırsattı, kendimizi tanımamız için de değerli bir deneyimdi.

         Kendimizi ne ölçüde sevgi frekansında tutabildik; dualarımız neydi; şükredebildik mi; af dileyebildik mi? Hangi koşullarda olsaydık Sistem'e daha yakın olurduk? Ülkemiz 17 Ekim günü genelde yağmurlu ve rüzgarlıydı, soğuk günler başlamıştı. Bu bizim iç huzurumuzu etkiledi mi yoksa iklim koşullarının kabulünde miydik? Yüksek bir sevgi frekansına ulaşabilmenin, çevremizdeki insanlara sevgi duymak, onları olduğu gibi kabul etmekle ne kadar bağlantılı olduğunu hissettik mi? Gergin bir zihinle sevgi frekansına erişmenin mümkün olmadığını, gerginliğin ise bize küçükmüş gibi gelen ve bizim zihnimizden kaynaklanan yüzlerce nedeni olduğunu, bizim gergin zihnimizin konuşmasak bile çevremizdeki zihinlerde gerginlik yarattığını fark ettik mi? Çevredeki zihinlerin gerginliğinden kendi zihnimizi koruyabildik mi? Ve bir gün için arınmış, yüksek bir zihin yaratıp, dileklerde bulunamayacağımızı anladık mı? Kısaca kendimizi biraz daha tanıdık mı? Eğer bu sorulara evet diyorsak çok kazançlı bir deneyim yaşadık demektir. Ve bu kadarı bile kozmik enerji ile bağ kurmaktır. Elbette bu kazancın eyleme çevrilmesiyle gerçek kazanç ortaya çıkacaktır.

         Ruhsal Sistemler insanı çok iyi tanıyorlar. Kozmik tetikleme'nin anlamı kimimiz için tüm insanlığı kurtarmak, kimimiz için de önce kendimizi tanıyıp kurtarmak olabilir. Her iki halde de Kozmik enerjiyi çekebilen, onunla bağ kurabilenler için bundan sonrası ciddi bir sorumluluktur. O gün başarabildiği seviyenin altına bundan böyle düşmemek, arınma için sürekli bir çaba içinde olmak ve böylece kozmik enerji ile bağını sürekli ve sıkı tutmak; bir daha ki büyük günde daha yüksek bir frekansı yakalayabilmek gibi bir borcumuz, başka bir deyişle fırsatımız var.

         Unutmayalım ki bu tetikleme günleri,  Evren'in varoluşudan beri her yerde ve her zaman yaşandı. Ta ki oradaki varlık sistemlerinden İlahi Ümit kesilene kadar. Ve biz belki o günlerde insanlık için sevgi dileklerinde bulunabilenlerin sayesinde bir 17 Ekim günü yaşadık. Kendimiz ve insanlık için biz de bundan sonraki tetiklemeyi gerçekleştirme gücüne erişmeliyiz.

Ayşe Turhan

(Güncelleme: 18/10/2006)