Birleştirici Bilgi ve İlkeleri
Düşünen her kişi ve toplumun açıkça görebileceği gibi insanlık büyük bir değişimin sancı ve sarsıntısı içindedir. Maddi ve manevi tüm kurumlar yozlaşma alanları halindedirler. Tüm değerler saflığını yitirmiş durumda ve insan sayısı kadar doğru ve yanlış var. Herkes farklı dili konuşuyor ve kimse kimseyi anlamıyor. Çünkü insanlık kuşku duymadan ortaklaşa başvurabileceği bir BİRLEŞTİRİCİ BİLGİ ’ye sahip değil.
İnsanlık bir yandan özüne (ruhuna) ve insan olarak gerçek vazifesinin ne olduğuna ait bilgisizlikten doğan anlayışsızlığının ıstırabını yaşarken, öte yandan herhangi bir manevi otoriteye şuurlu olarak bağlı olmadan kendi yolunu kendi seçmek, kendi gerçeklerini yaşamak ve doyuma ulaşmak istiyor.
Bütün insanlık her türlü çalkantı ve sarsıntısıyla yeni bir çağa geçmenin hazırlığı içindedir. Çağımız insanlığı ruhsal ve şuursal seviyesi bakımından hızlı bir ilerlemeye tabi tutulmuştur; ancak bunu belirleyecek temel bilgisi eksiktir ve yaptığı yorumlar yetmemektedir. İnsanların kendileri ve dış dünya hakkında sordukları sorulara, her seviyeyi tatmin edecek şekilde cevap verebilecek yeni bir BİLGİ 'ye ihtiyaç vardır. Bu nedenle yeniçağ, "Birleştirici BİLGİ Çağı" olacaktır.
Her ülke gibi Türkiye de insanlığın şuurlanmasına ve uyanmasına asırlarca hizmet etmiştir. Anadolu insanı binlerce yıldır bu misyonunu yerine getirmek maksadıyla çeşitli şekillerde yetiştirilmiş, yönlendirilmiş ve bugünlere hazırlanmıştır. Dünya insanlığını üstün bir tekamül sıçrayışına doğru yönlendirecek, mevcut bütün anlayışları, zaman içinde Tek Gerçeklik haline getirecek ve böylece tüm insanlığı aydınlatarak ona rehber olacaktır.
Birlik, beraberlik ve eşitlik ruhunu sevgi, yardım ve dayanışma ile pekiştiren insanlık, içinde bulunduğu derin çıkmaz ve bozgundan kendi kendini kurtarabilecektir. Artık her insan kendini sever gibi her insanı sevmek, komşusu ile geçinir gibi her insanla iyi geçinmek idrakine varacaktır. Bu Vazife duygusu ve anlayışıyladır ki, Dünyaya Ruhsal ve Moral Yasalar hâkim olacaktır. Amaçlanan daima dengeli ve doğru olanı aramak, özgürlük, sevgi ve ahenk dolu bir dünyanın yapılanmasına katkıda bulunmaktır. Bunun için tespit edilmiş beş ilkenin çok iyi anlaşılması gerekecektir. Bu beş ilke; Varlığın Birliği İlkesi, Varlıksal Eşitlik İlkesi, Seçme Özgürlüğü İlkesi, Varlıksal İradelerin Çelişmezliği İlkesi ve Varlığın Bildiğinden Sorumlu Olduğu İlkesidir.
25.05.2008 *ruhsal arşiv*