Görünmezliğe Az Kaldı

           İnsanlığın gerçekleşmemiş arzularının en başında gelen görünmezlik teorik olarak mümkün, ama atılması gereken birkaç küçük adım daha var. Bilim adamları, ışığın ve diğer ışınım biçimlerinin bir nesne etrafında bükülme yolunu değiştirebilecek yeni maddelerin, bir nesnenin görünmez olmasını mümkün kılabileceğini belirtiyor.

           Bir nesneyi gizlemek ve onu ışık, kızıl ötesi ışın, kısa dalgalar ve belki de sonardan gizlemek için deneysel öte-maddeleri kullanma fikri taşıyan iki araştırma ekibinin yolları araştırmaları sırasında kesişti.
 
Pelerin gerçekten mümkün
 
           Ekibin üzerinde çalıştığı teoriye göre, 'Star Trek' filminde uzay gemilerini ya da küçük büyücü Harry Potter'ı görünmez kılan pelerinler, belki de gerçekten mümkün.
 
           Bu fikir, elektromanyetik dalgaların en hızlı, ama zorunlu olarak en kısa olmayan, yolu aldıkları ışığın kırılma özelliğiyle başlıyor. Kırılma, bilindiği gibi bir kaşığın suya daldırıldığında kırılmış gibi görünmesinin nedeni.
 
Optik yanılsama
 
           İngiltere'deki St. Andrew Üniversitesi'nden fizikçi Ulf Leonhardt, 'Science' dergisindeki yazısında, "bir ortamın, içindeki bir deliğin etrafındaki ışıkları deliğin etrafından geçmeye yönlendirdiği bir durumu düşünün" diyor.
 
           "Bu durumda, ışınlar düz bir çizgide ilerlemiş gibi nesnenin arkasına geçecek. Bunun sonucunda, delik içine yerleştirilmiş bir nesne, gözlerden gizlenmiş olacaktır. Bu ortam da optik yanılsamayı yaratacaktır: Görünmezlik."
 
           Bu tür araçların üretilmesinin mümkün olabileceğini belirten Leonhardt, burada geliştirilen yöntemin diğer elektromanyetik dalgalar ve ses dalgalarından kurtulmak için de uygulanabileceğini kaydetti.
 
Elbise olarak uzay
 
           ABD'nin North Carolina eyaletindeki Duke Üniversitesi'nden David Schurig ise bütün fizikte olduğu gibi görünmezlikte de biraz hayal gücü gerektiğini belirterek şunları söyledi:
 
           "Uzayı, giyilmiş bir elbise gibi düşünün ve iplikleri koparmadan, elbisenin içine bir nesne yerleştirdiğinizi düşünün. Işık veya mikrodalgalar ya da radar, elbisenin iplikleri boyunca ilerleyecek ve yerleştirilen nesneye değmeden nesnenin arkasına geçecektir. İhtiyacınız olan tek şey, doğru madde özellikleridir ve bu durumda ışığı yönlendirebilirsiniz."
 
Serap gibi...
 
           Shurig, bu teorinin, radarların tespit edemediği hayalet uçaklarda kullanılan yöntemden farklı olduğunu belirtiyor. Hayalet uçakların yüzeyine eklenen bir madde radar ışınlarını geri yansıttığı için uçak radarda görünmüyor. Araştırmacıların geliştirdiği yeni teorideyse, bunun yerine, bir nesne öte-maddelerden oluşan bir kabuk içine yerleştiriliyor ve seraba benzer bir yanılsama yaratılıyor.
 
Öte-maddeler
 
           Öte-maddeler, doğada bulunan hiçbir şeye benzemeyen bileşik yapılar. Bunlar, ışığı olağan olmayan şekillerde eğme yeteneği gibi, olağan olmayan özelliklere sahip olacak şekilde üretiliyor.
 
           Duke Üniversitesi laboratuvarlarında öte-maddeler üzerinde çalışmalar başlamış durumda. Bu tür maddeler, uçaklarda veya otomobillerde süper ince elektronik ürünlerin ya da çok etkili lenslerin üretilmesini mümkün kılabilir.
 
Çalışmalar sürüyor
 
           Londra'daki Imperial College'dan John Pendry ile birlikte çalışan Shurig ve David Smith, Duke Üniversitesi'nde çalışırlarken, bu tür maddeleri ışığı ve diğer elektromanyetik ışınımları bükmek için kullanma fikrine ulaşmışlar.
 
           Smith, "Bu etkilerin deneysel ortamda elde etmeye çalışacağız. Bunun için atmamız gereken birkaç adım daha var. Bu adımlar üzerinde çalışıyoruz" dedi.

Kaynak: http://www.cnnturk.com

(Güncelleme: 09/08/2006)