Değerlere Erişmek İçin

Çocuğunu Öyle Karşıla ki;
eve geldiği zaman, en güzel yere geldiğini hissetsin...
Eşini Öyle Karşıla ki;
yanına geldiği zaman, en doğru insana kavuştuğunu hissetsin...
Anneni Öyle Karşıla ki;
doğumundaki ağrıları zevkle takas etsin...

Babanı Öyle Karşıla ki;
ömür boyu bir başka evlada imrenmesin...
Fakiri Öyle Karşıla ki;
ona serdiğinden büyük, bir dua sofrası sersin...
Zengini Öyle Karşıla ki;
gönlünü gördüğünde, kendi gönlünün fakirliğinden utansın.

                                            18.01.2008

Duygusal Özgürleşme Tekniği’nin Doğuşu

           Açılımı "Emotional Freedom Tecnigue", yani duygusal özgürleşme teknikleri olan E.F.T.'nin temelleri, yaklaşık beş bin yıldır doğu tıbbında kullanılan meridyen sistemine dayanıyor. Gü­nümüzde kullanılan EFT'nin ilk adımlarını ise Dr.Roze Callahan atıyor. Dr.Callahan doğu tıbbı ve meridyen sistemiyle tedavi konusunda yaptığı araştırmalar sonucunda meridyen teda­visinin duygusal rahatsızlıklarla çok ilgili oldu­ğunu ve bu rahatsızlıklara meridyen sisteminde meydana gelen blokajların neden olduğunu gö­rüyor. Pek çok duygusal ...

Bildiğimiz Sevgiyi Geçmek

         Sevgiyi hedef seçmek için onu bilmek gerekecektir. O, bildiğimizi zannettiğimiz adına sevgi dediğimiz şey değildir. Yahut onu hemen anlayacağımız ve zaten bilmek de olduğumuz şey de hiç değildir. Telaffuz ettiğimiz sevginin bildirilen gerçek sevgi olmadığını kalben duyup şaşırabilmeliyiz. Farkı görünce de bu yeni hedefi bilgilerin eşliğinde öğrenmeye çalışma isteğinde olmalıyız. Bu isteği kalben duyduğumuz takdirde önümüzde açılacak bir ufuk bulunabilir. Sevgi içimize hoş gelen değildir. Sevgi karşımızdakinin hoşlanacağı da değildir. Sevgi kalp gücüdür. En yüksek...

Sevgiye Ulaşmak
Sırra Ulaşmaktır

         İnsanın yaşamda tek hedefi var. O da gerçek sevgiyi yaşamak ve birlik olabilmek. İnsan birlik olamıyor. Çünkü sevgiyi bilmiyor. Adına sevgi dediğimiz egosal bir duygudan medet umarak, onu içimizde çoğaltmak istiyoruz. Olmuyor. Önce bunu kabul etmek gerekir. Öğrendiğimiz bütün bilgiler, karşılıklı sohbetler, düşünce üretme, yazı yazma, kitap okuma; bunların tek hedefi gerçek sevgi ve birliktir.

         Sevgi öyle bir güçtür ki, bizi bir anda başka bir boyuta taşır. Değil dünyamız, evrenimiz değişir. Çünkü boyutumuz değişmiştir.

Kendimize Yabancıyız

         Yalnız doğarız, yalnız yaşarız ve yalnız ölürüz. Tekba­şınalık bizim doğamızda var, ama farkında değiliz. Farkında olmadığımız için de kendimize yabancı kalırız ve tekbaşınalığımızı harika bir güzellik ve mutluluk olarak gör­mek yerine yanlış anlar, yalnızlık sanarız.

         Yalnızlık yanlış anlaşılmış bir tekbaşınalıktır. Onu yalnız­lık olarak yanlış anladığın zaman her şey değişir. Tekbaşına­lıkta bir güzellik ve yücelik, bir olumluluk vardır; yalnızlık zavallı, olumsuz, karanlık, boğucudur.

         Yalnızlık bir boşluktur.Bir şeyler...

Algılarımız Duygularımızla Şekilleniyor

         Dinlediğimiz herhangi bir melodi, geçmişten bir şarkı, ruha işleyen bir tango, en sevdiğimiz opera ya da bir ninni duygu durumumuzu tamamen değiştirip algılarımız üzerinde hatırı sayılır değişimlere yol açabiliyor. Duyularımızın algılarımızla karşılaştırıldığında çok daha nesnel olduklarını, algılarımızın her türlü duygusal ve zihinsel öznel etkilere açık olduğunu söylememiz yanlış olmaz. Bu bağlamda dinlediğimiz bir müzik bile dış dünyayı farklı algılamamıza neden olabiliyor.

         Örneğin, yapılan araştırmalara göre hüzünlü bir şarkının ardından bir takım yüz ifadelerini anlamlandırmaları istenen katılımcılar tarafsız ifadeleri...