30 Ağustos Zafer Bayramı Atamız  ’ın da işaret ettiği gibi ancak her karış vatan toprağı  şehitlerimizin kanıyla sulandıktan sonra kazanılmıştır. Zaman zaman internette kurtuluş savaşımıza katılan erlerin, çavuşların ve subayların fotoğrafları, ailelerine yazdıkları mektuplar dolaşır. Bakarsınız yüz ifadelerine, giyimlerine, bedenlerinin duruşuna, mektuplarda yazdıklarına, yüreğiniz yanar. Anlarsınız ki onlar yaşamdaki hiçbir zevkten, hiçbir özel istekten, hiçbir sevinçten nasiplerini alamadan vatan uğruna ve bugün onları bayramdan bayrama hatırlayan bizler için kendilerinden vazgeçmişlerdir. Onlar sanki dünyaya yalnızca bizler için, vatan için ölmeye, şehit olmaya gelmişlerdir. Onlar Mustafa Kemal’in kumandanı olmaktan onur duyduğu ordunun adsız kahramanlarıdır.

Hepsinin Hakkın Huzurunda ışık ve sevgi içinde olmalarını diliyoruz ve böyle olduklarına da bütün kalbimizle inanıyoruz.

 Falih Rıfkı Atay 30 Ağustos Zaferi için şöyle yazmıştı:

“Nemiz varsa, eğer bağımsız bir devlet kurmuşsak, hür vatandaşlar olmuşsak, şerefli insanlar gibi dolaşıyorsak, yurdumuzu Batı’nın pençesinden, vicdanımızı ve düşüncemizi Doğu’nun pençesinden kurtarmışsak, şu denizlere bizim diye bakıyor, bu topraklarda ana bağrının sıcaklığını duyuyorsak, belki nefes alıyorsak, hepsini, her şeyi 30 Ağustos zaferine borçluyuz.” 

Güney Haştemoğlu – 30.8.2009