TENKİT KENDİNE, BİLGİ EHLİNE, SEVGİ SEVENEDİR...

SAYFA 1 SAYFA 2 SAYFA 3 SAYFA 4 SAYFA 5 ARŞİV
  Bugün: 27 Nisan 2024 Cumartesi

Bize Ulaşmak İçin
[email protected]
Yazdırılabilir Versiyon

HAFTANIN SORUSU OKUYUCU YAZILARI
Sezgilerimizden vicdana yansıma, nasıl bir durumdur?
 

Sezgi, aklın mekanizması olan düşünme yoluyla ve fakat aklı da aşarak yüksek düşünce gücüne girebilen hak ediş sahiplerinin vardığı bir alış noktasıdır. Sezgide mantık ve muhakemenin katı diyalektik kalıbının üzerine çıkan, adeta onları by-pass eden bir incelik vardır. Bu yolla bazı gerçekler doğrudan kavranılabilinir.

Vicdan, beden kuklasını kullanan öz’ün (ki öz, ruh ya da can değildir) var olan şuur kapasitesi üzerinden ancak kabalaştırmak suretiyle kişinin düşüncelerine kadar indirgeyebildiği yaptırım gücüdür. İnsanın yalnızca kendi varlığına dönük olan bu yaptırım gücü, bir anlamda en içteki ben’in daha dış benleri yargılamasını sağlayan farklı bir mekanizmadır.

Sezgi ve vicdan birbirinden müstakil ayrı çalışan mekanizmalardır. Fakat sezginin artışı ile vicdan hassasiyetinin gelişmesi, varlıktaki incelmeyle paralel olarak aynı yönde ve aynı oranda seyreder. Bu iki düzenin sonuçları birbirine etkide bulunur. Yüksek gerçeklere normal-üstü yollarla nüfuz etmeye başlayan insan, hiç kuşkusuz vicdanen de gelişiyordur. İnce gerçeklerden bir şekilde haberdar olan, kendisini bu ince gerçeklerin gerektirdiği konuma da yükseltmek durumundadır. Bu, birlikte cereyan eden kaçınılmaz bir ikili süreçtir. Bir kuşun iki kanatla uçması misali, biri varsa diğeri de olmak zorundadır. Ama bunlardan birinin diğerine üstünlüğü ya da önceliği yoktur. Hangisinin hangisini etkileyeceğini durumlar tayin eder.

Soru, sezgiden vicdana olan yansıma ile ilgilidir. Yani, yüksek fark edişlerin vicdanı nasıl etkilediği. İnsanın sezgi yoluyla ulaştığı gerçekler, aklın ruhu yükselttiği gibi, vicdani değerlerini inceltir. Aynı algıya sahip olmayan kişileri rahatsız etmeyen durumlar, onu rahatsız etmeye başlar. Rahatsızlık derecesi, bu iç ölçeğe göre kişiden kişiye değişir. Sezgiden gelenlerin devamı, insanın kişisel davranışlarının başkalarına haksızlıkta bulunduğunu gösterdikçe rahatsızlık azaba dönüşür. Bir nokta gelir ki, artık ancak o haksızlıkların giderilmesi insanı huzura kavuşturur. Ve bunun için ödeyeceği dünyevi bedeli, her şeye rağmen göze alır. Bu aşamaya gelebilen, o bulunuşu ile ilgili sınavını vermiştir. Sonuç, şuurlanmada, yani tekamülde yol almaktır.

Osman Türkmenler

(Güncelleme : 19/04/2006)

 

 

 

 

           Sezginin hitabı vicdanadır. O akıl ve mantıkla bilinemez. Önce hafif bir esinti gibidir. Sanki zamanın mekânın ötesinden gelir. Herkese gelir, ama onu duyabilmek için sevgi dolu bir yürek, incelikli bir dikkat, huzurlu bir beden ister. Sezgi aniden içimize doğar, vicdanımıza yol gösterir. Eğer ona riayet eder, yolunda yürürsek büyür, hiç hata yapmaz. Bir anlamda koruyucu meleğimiz olur, aydınlanmaya giden yolumuzu çizer. Aksini ise söylemek istemem.

 

Günal Gölhan

 

(Güncelleme : 03/05/2006) 

 

 

 

 

 

Sezgi, üst boyutlardan alınan titreşimlerin hissedilmesidir. Varlığın haberdarlığı ve içsel duyuşlarıdır.

 

Aklın dışında ve şuurlanma ile elde edilir. Sezgi bir güçtür. Çalışmalar sonucu, sakin bir ortamda, egosal değerden uzaklaşıldığında, evrensel boyutlarla ilişkilenildiğinde varlığa yüklenen bir değerdir.

 

Vicdan ise; öncelikle başkalarını gözeten, kendi yerine diğer varlıkları öne çıkaran ve doğru kararı gönül değerleriyle ölçüp, uygulamaya koyan değerdir. İç benliğin ortaya çıkarılması diğer varlıkların hakça gözetilmesidir.

 

Sezgiden vicdana yansıma ise; evrensel boyutlardan hissedişlerin içsel değerlerle ölçülüp en doğru kararın verilmesi ve uygulanmasıdır. Sezgi ile vicdan birbirini tamamlar. Sezginin uygulamaları da diyebiliriz vicdana. Vicdani kararlar sezginin de derinleşmesini sağlar. İçiçelik ve yer değişimi ile de gerçekleşir.

 

Önemli olan sezgi gücünün devamlı olması, vicdani kararlarla büyütülmesi ve uygulamaya geçilmesidir. Sezgi ve vicdanın birbirleriyle kucaklaşması ve kâmil insana doğru yol alınmasıdır.

 

Sevim Mutlu

 

(Güncelleme : 05/05/2006)

<< geri
Ana Sayfa | Hakkımızda | Ziyaretçi Defteri Bugüne kadar sitemizi 94188654 kişi ziyaret etti, Şu anda 524 kişi sitede.