TENKİT KENDİNE, BİLGİ EHLİNE, SEVGİ SEVENEDİR...

SAYFA 1 SAYFA 2 SAYFA 3 * RUHSAL BİLGİ SİTESİ * DOĞRU YAŞAM BİLGİLERİ *                                 *ARAMADIĞIMIZ  HAZİNEYİ  BULAMAYIZ.* SAYFA 4 SAYFA 5 ARŞİV
  Bugün: 5 Mayıs 2024 Pazar

Bize Ulaşmak İçin
[email protected]
Yazdırılabilir Versiyon



Çoktan Seçmeli Ruhsal Yol

  

         “Kendini tanıma yolu”nda yürürken karşınıza sayısız bilgi ve birçok kişi çıkar. Bunların en temel özelliği, esasında hepsinin yürüdüğünüz yola bir şekilde katkıda bulunmasıdır, ama ne karşınıza çıkan her bilgi, ne de her kişi “doğru” olacak değildir. Tıpkı ÖSS sınavına benzer bu; sorunun yanıtı için beş seçenek vardır ve sadece bir tanesi “doğru”dur. Diğer dördü ise yanlıştır. İşte karşınıza çıkanlar arasından “yanlış”ların elemesini yapabilmeniz için bazı ufak püf noktaları veriyoruz.

 

         Birincisi, “kendini tanıma yolu” demek, gidilecek sadece bir tek yol var demek değildir. Bu evrendeki insan sayısı kadar yol vardır ve hepsi de kendi yolunda yürümektedir. Bu insanların yolculukları esnasında dinler, öğretiler, inanışlar gibi kendilerine yol gösteren haritaları vardır. Herkesin yolu da, haritası da kendinedir ve eninde sonunda hepsi aynı “Bir” içinde yer almaktadır. Eğer karşınıza çıkan bir yer veya bilgi, “sadece benim yolum doğrudur, benden başka hepsi yanlıştır” diyorsa bilin ki o bir çeldiricidir. Çeldiriciler çok güçlüdürler ve onlara kapılan birçok kişi olduğu ve üzerinizde baskı yaratma potansiyelleri de bulunduğu için güçlü bir iradeyle birlikte aklı ve gönlü beraber kullanabilme gücüne ihtiyaç duydururlar. Kişiyi geliştiren deneyimlerdir ve kişi “hayır bunda bir yanlışlık var” deyip çeldiriciden kurtulduğu noktada büyük bir gelişim kaydeder.

 

         İkincisi, karşınıza çıkan bir bilgi veya hoca, sizi sınırlıyorsa o da doğru cevabı taşımıyordur. Ruhsal rehberler konusuna özellikle dikkat edin derim. Ruhanî bir hoca, rehber, bilge gibi kişilerin zaman zaman karşılarına çıkan büyük çeldiriciler vardır ki, maalesef onları geçebileni çok azdır. Bu kişiler gördükleri ilgi ve hürmet karşısında bir süre sonra sağlam ego geliştirmeye ve kendilerini bir nevi yeryüzü tanrısı gibi görmeye başlarlar, çevrelerinde de bir sürü müritleri olur. İşte bu noktadaki kişiler, karşılarına çıkanı kendilerine bağımlı hale getirirler. Birinci maddedeki gibi kendi öğretilerinin tek seçim olduğunu ve ondan ayrılmanın kişiyi yoldan saptıracağını söylerler. Zaten çevresindekiler de kişiyi “ondan daha yüce varlık görmedik hayatta” ruh haline sokarlar. Halbuki gerçek bir ruhsal rehber, ruhsal rehberler yaratır; kendisinden bilgi almaya gelenleri, bağımlamaya kalkmaz. Bilakis onları, başkalarına bilgi verir hale getirmeye çalışır. Hatta kendinden daha iyi birer hoca olduklarını gördüğünde mutlu olur.

 

         Yukarıdaki durum, okuduğunuz bilgiler için de geçerlidir; eğer bir bilgi sizi sınırlıyorsa, şartlara bağlıyorsa, sizi özgürleştirmiyorsa, o bilgi “Öz”ün bilgisi değildir. “Öz”ün bilgisi sizi sınırlamaz, şartlandırmaz tam tersi sizi özgürleştirir. Bunların arasındaki farkı anlayabilmenin en iyi yolu da kişinin aklını kullanması ve gönlünü dinlemesidir. Zaten bu ikisi beraber işlediği sürece, kişi ne yoldan sapar, ne de yanlış seçenekleri işaretler. Doğru seçenek de her zaman, kişinin aklını ve gönlünü kullanarak bulduğu ve “bu benim için en uygunu” dediğidir.

 

Hasan Çeliktaş, Akşam Gazetesi, Brunch dergisi, sayı: 14, 16 Temmuz 2006.

 

(Güncelleme: 16/07/2006)

 

           

<< geri
Ana Sayfa | Hakkımızda | Ziyaretçi Defteri Bugüne kadar sitemizi  kişi ziyaret etti, Şu anda  kişi sitede.