Ruhsal Gücün Yerleşmesi

           Ruhsal kudretler kişide ya doğuştan mevcuttur ya da bazı ilaçlar vasıtasıyla veya bazı sözlerin gücüyle, bazen de riyazet çalışmaları ve konsantrasyon gücüyle elde edilirler. Bazı insanlar, önceki yaşamlarında gösterdikleri mücadelelerin bir sonucu olarak bazı ruhsal kudretlere sahip doğmuşlardır. Daha küçük yaşlarında bile, Tanrı sevgisi ve bilgisiyle dolu olan ve dünyaya ait ayartıcı etkilerden uzak kalarak büyümüş olan bazı “doğal” ermişler, bu kişilerdendir.

           Bhagavad Gita'da, Arjuna şu soruyu sorar: “İnancı olan, ama yeterince sıkı mücadele etmeyen bir insan düşünün. Onun zihni yoga uygulamasından sapacak ve mükemmelliğe ulaşamayacaktır. O zaman bu kişi ne olacaktır?”  Ve Sri Krishna cevap verir: “Şayet bir insan yoga uygulamasından sapsa bile, yine de iyi işler yapan kişilerin cennetine girmeye hak kazanacak ve orada kalacaktır. Ondan sonra da, temiz ve verimli bir aile yuvasında yeniden doğacaktır. O zaman daha öncekim bedeninde elde ettiği ruhsal anlayışı yeniden kazanacak ve bu nedenle mükemmellik için her zaman olduğundan daha fazla uğraşacaktır. Daha önceki yaşamındaki uygulamaları nedeniyle, kendi elinde bile olmadan Brahman’la birleşmeye doğru sürüklenecektir.”

           Bazı ilâçlar, zihinde çeşitli görüntüler yaratabilirler, ancak bunlar genelde inanıldığı gibi ruhsal değil, psişik olaylardır. Daha da kötüsü bu ilâçlar, ruhsal açlığın artmasına ve inancın zayıflamasına ve hatta beyinde bir hasara bile neden olabilirler. Daha önce de söylediğimiz gibi, kutsal sözcüklerin veya mantraların tekrar edilmesinin, ruhsal gelişmeye büyük yardımları olmaktadır. Nitekim ruhsal kudretleri ortaya çıkaran bazı özel mantralar da vardır. Riyazet çalışmaları, talebenin irade gücünü yüksek derecede kuvvetlendirir. Bu yoldan giderek de, ruhsal kudretler elde edilebilir. Fakat konsantrasyon yöntemi, bütün bu uygulamaların içinde en emin olanıdır.

12.09.2007