TENKİT KENDİNE, BİLGİ EHLİNE, SEVGİ SEVENEDİR...

SAYFA 1 SAYFA 2 SAYFA 3 * RUHSAL BİLGİ SİTESİ * DOĞRU YAŞAM BİLGİLERİ *                                 *ARAMADIĞIMIZ  HAZİNEYİ  BULAMAYIZ.* SAYFA 4 SAYFA 5 ARŞİV
  Bugün: 5 Mayıs 2024 Pazar

Bize Ulaşmak İçin
[email protected]
Yazdırılabilir Versiyon


Sevgi ve Spiritüellik

           "Kendi hayat yolumuzda yüzmek için doğduğumuza inanıyorum. Komşularım taş yoldan giderlerken ben, kendi yolumun derinliklerinde ve uzaktaydım. Bu nefesimi kesti. Kalbin iradesi kendi seyrini biliyor. Sevgi güçtür! "
                                                                           (Jennifer Esperanza)

           Bütün rehberlik biçimlerinin hepsi Tanrı'yla konuşmanın harika yolları, bir tür telefonda konuşmak gibi. Bununla beraber sonsuz ilâhilik, yani Tanrı bütün varlıkların özündedir, bu gerçeği tam olarak kabul etmek, insan dünyasında ilâhi ifadeyi somutlaştırmaya bizi hazırlar. Bu deneyim sadece o an da bir gerçek. Sonsuz şimdi'de vardır.

           Tezahür dünyasında varlığımızı, hayatın ana yolunda giden bir araba gibi düşünelim. Kişiliğimiz, beşerî kimliğimiz arka koltukta. Sürücü koltuğu bütün güçlenmişliğiyle, ilâhi şekilde birbirine bağlanmışlığıyla, dar biçimde odaklanmış kişiliğin insanlığının ötesinde var olan daha büyük Biz, Yüksek Benliğimiz.

           Eğer kişilik, yüksek benliğin arabayı sürme şekliyle uyum içindeyse, o zaman hayatımız yaratmanın amaçlılığıyla, çok boyutluluğuyla, açıklılığıyla beraber çaba göstermeksizin akar. Hepimiz en azından bunun birazını deneyimleriz: bu anlarda, bu saatlerde, hatta bu günlerde ve haftalarda biz amacımız olduğumuzda ve biz her şeye hizmet ederken, evren de kesinlikle bize hizmet eder. Bütün hayatın sıvı bağlantısı apaçıktır.

           Genellikle kişiliğin ego tarafı Yüksek Benliğin bütün dünyalarda ve bize mükemmelce uygun olan her durumda seyrettiğine kuşkusuz inanmaz. Onun bütün görebildiği, sürücüsü olmayan kaçan bir arabada olmaktır. Sürücü koltuğuna gidemeyen ego (her şeyden evvel Yüksek Benlik oradadır) bunun yerine, büyük bir tehlike içinde olduğuna inanarak koltuğun arkasına hamle yapar,tekerleği yakalar, kendisi sürmeye çalışır.

           Ne yazık ki, ego bu kendine özgü arabayı kullanma konusunda hiçbir şey bilmez. Bütün hayatın birbiriyle olan bağlantısına çoz az aldırış eder. Yaratılışın mükemmelce gözler önüne serilmesini küçümser. Onun bütün gördüğü yakında meydana gelecek olan tehlikedir.

           Böylece ego, her ne pahasına olursa olsun önlenmesi gereken durumlar olarak geleceğe yansıttığı, tehlikeli olduğu kanıtlanan geçmiş deneyimlerimize işaret ederek, arabayı sürmeye devam etme ihtiyacında olduğu gerekçesinde direksiyonu şöyle ya da böyle vahşice döndürür. Çoğunlukla biz de kendimizi bir potansiyel felâketten diğerine sendelerken buluruz.

           Ego frene basmaya, mantıksal düşünceyle hayatı düzenlemeye çalışırken denge bozulur, o an unutulur. Geçmişin pişmanlıkları ve geleceğin korkuları hüküm sürer. Arabanın yolda gitmesi için bu, geçmişe ve geleceğe çok bilinçli olarak dikkat ederek, özenle kontrol altına alınmış bir şekilde yolculuk sona erer. Yoldaki diğer sürücüleri uyarmak için öfkeyle çalınan bir çok kornadan söz etmezsek.

Spiritüel Rehberlik ve Sezgi
Carly Newfeld - Dharma.

2.Güncelleme: 16.09.2007

<< geri
Ana Sayfa | Hakkımızda | Ziyaretçi Defteri Bugüne kadar sitemizi  kişi ziyaret etti, Şu anda  kişi sitede.