LBL_YAZI
SAYFA 1 SAYFA 2 SAYFA 3 SAYFA 4 SAYFA 5 ARŞİV
  Bugün: 4 Mayıs 2024 Cumartesi

Bize Ulaşmak İçin
[email protected]
Yazdırılabilir Versiyon


Kozmik Yolculuk

 

           Kâinatın bütün sorumluluğu tek bir varlığın üzerine yüklenmemiştir; her varlık omuz vermiş ve bu Kozmik So­rumluluk paylaşılmıştır. Varlık tezahür âleminin derinliklerine daldıkça zorlanır ve yüklendiği sorumluluğun kapsamı daralır. Dönüşünde ise, Tezahür Merkezine yaklaştıkça artan bilgisine paralel olarak sorumluluğunun kapsamı genişler. Aslında bir nokta­dan sonra sorumluluk da ortadan kalkar, çünkü bundan böy­le varlık sadece gerekeni yapmaktadır.

 

           Önce Varlık vardı; henüz tezahür etmemiş tek Bir Varlık, tek Bir İrade, tek Bir Bilgi. Kendi içine kapanmış mutlak ha­reketsizlik ve sükûnet halinde tek Bir nokta. Öz'ünde taşıdığı Varlıksal İlkeler’i yorumlamaya hazır bir Kutsal Tohum, te­zahür etmeye razı bir Kurban. Ancak Varlık henüz İradesini kullanmamış, ilk sebebi yaratmamıştır. Başka bir ifadeyle, ortada hiçbir etki olmadığı için, hiçbir tepki de yoktur, yani Nedensellik henüz başlamamıştır. Kuşkusuz bu durumda sorumluluk da mevcut değil­dir. Var Olma ve Var Etme Bilgisi'ne sahip olan bu Kozmik Tohum, tüm varoluşun sorumluluğunu yüklenmeye hazır­dır.

 

           Sonra Varlık "Olmayı" diledi. Kozmik Yumurta çatlı­yor... Ve Işık Oldu! Görünmeyen Işık, görülür hale geldi. Merkez'deki Nur zerrelere ayrıldı ve kıvılcım kıvılcım sonsuzluğa dağıldı. Ve bir nabız gibi atan ışıl ışıl kâinat doğdu. Tezahür öncesi Bir olan Varlık, tezahür sonrası, çokluk görünümündeki varlığa dönüştü. Böylece statik bir durumda saklı olan sonsuz bir potansiyel enerji, sonsuz varyasyonlar halinde dinamizmini ifade eden sonsuz bir kinetik enerji ha­line geldi.

 

           Varlıklar özlerinde Seçme Özgürlüğü İlkesi'ne sahip ol­duklarından, Tezahür Merkezi'nden itibaren diledikleri yön­de yola koyuldular. Varlıkların kendi iradeleriyle attıkları ilk adım, aynı zamanda onların sorumluluk yüklendikleri ilk an oldu.

 

           Tüm varlıklar özlerinde Tanrılık Bilgiyi taşırlar. Ne var ki, bu Bilgi, varlıklar tezahür edince örtülür; sonsuz parlak­lıktaki Nur, tezahür âleminde perde perde gizlenir. Ancak bu, tezahür sürecinin bir gereğidir. Çünkü varlıklar seçtikleri Kozmik Yön'de ilerlerken, farklı yoğunluklarda tezahür eden zaman ve mekân şartlarıyla karşılaşırlar. Zaman ve mekân da varlıktır; onlar da Seçme Özgürlüklerine bağlı olarak tezahür alemine yayılmış olup, diğer varlıklarla karşılaşmaları kaçı­nılmazdır.

 

           Varlığın özünde taşıdığı Tanrılık Bilgi, çok yoğun zaman ve mekân ortamlarında, çok sisli bir havada ışığın yolu ay­dınlatamaması gibi, iyice örtülür, varlığın hareketi yavaşlar ve üzerine düşen sorumluluklar azalır. Buna karşılık az yo­ğun zaman ve mekan şartlarında varlığın özündeki Tanrılık Bilgi, yani Varlıksal İlkeler bütün görkemiyle ışıldamaya baş­lar, varlık hızlanır ve büyük sorumluluklar yüklenir.

 

           Varlıkların tezahür âleminde, farklı zaman ve mekân şartları içerisinde, bilgilerini farklı seviyelerde kullanabilme­leri ve buna bağlı olarak farklı kapsamda sorumluluklar yüklenmeleri, yani böylelikle ortaya çıkan hiyerarşi, Varlıksal Eşitlik İlkesi'ni ihlal etmez. Çünkü özleri bakımından mutlak şekilde eşit olan ve seçtikleri yönde tezahür eden varlıkların, farklı zaman ve mekan ortamlarıyla karşılaşmaları onların eksikliğinden değil, tezahür sürecinin kendisinden kaynakla­nır. Ayrıca karşılaşma bütün varlıklar için geçerlidir.

 

           Varlık, içinde bulunduğu her türlü ortamın şartlarına mükemmelen uyabilecek kabiliyette bir yapıya sahiptir. O, bilgisini daraltarak sadece bir atomun sorumluluğunu taşırken, dilerse bilgi seviyesini yükselterek bir gezegeni yönetme sorumluluğunu da yüklenebilir.

 

           Varlık Tezahür Merkezinden kendi iradesiyle ayrılmış ve kendi seçtiği bir yönde Kozmik Yolculuğuna başlamıştır.

 

‘Ruhsal Arşiv’

 

22.12.2008 *ruhsalboyut.com*

<< geri
Ana Sayfa | Hakkımızda | Ziyaretçi Defteri Bugüne kadar sitemizi  kişi ziyaret etti, Şu anda  kişi sitede.