TENKİT KENDİNE, BİLGİ EHLİNE, SEVGİ SEVENEDİR...

SAYFA 1 SAYFA 2 SAYFA 3 * RUHSAL BİLGİ SİTESİ * DOĞRU YAŞAM BİLGİLERİ *                                 *ARAMADIĞIMIZ  HAZİNEYİ  BULAMAYIZ.* SAYFA 4 SAYFA 5 ARŞİV
  Bugün: 29 Nisan 2024 Pazartesi

Bize Ulaşmak İçin
[email protected]
Yazdırılabilir Versiyon

 

İkinci Beyin

           Karın boşluğu, vücudun merkezinde başlı başına bir evren. Araştırmacıların uzun yıllar gereken ilgiyi göstermediği bağırsaklar, "ikinci beynimiz" tarafından yönetiliyor. Sindirim organımız, omuriliğinde bulunandan çok daha fazla, 100 milyon adet sinir hücresi ile çevrili. "Enterik sinir sistemi" olarak adlandırılan bu örgü, giderek daha çok bilim insanını heyecanlandırıyor. Birçok uzmana göre karın bölgesi, kafatasındaki merkezin devamı.

 

           Karnımızdaki beyin serotonin gibi ruh hâlimizi belirleyen nörotransmitterleri üretiyor ve psiko-aktif maddelere tepki veriyor. Karın özerk çalışıyor; kafatasındaki beyne gönderdiği sinyaller, beyinden aldığından fazla. Hastalanıp kendine özgü nevrozlar geliştirebiliyor. Karın da hissediyor, düşünüyor ve hatırlıyor. Sezgisel kararlarımızı bu içsesi dinleyerek alıyoruz.

 

           Dünya üzerindeki tüm kıtalar ve kültürlerde, duyguların bedenimizin merkezinde oluştuğu biliniyor. Bir zorluğun aşılırken "göbek çatlatması", sevincin "göbek attırması", sinirin "mideye vurması", açlıktan "karnın zil çalması" ya da dünyayla "göbek bağı" gibi deyişler bu yüzden...


           Irkları, kültürleri ne olursa olsun, sevinç, korku, huzur, ihtiras gibi duyguları, en yoğun olarak nerede hissettiklerini göstermeleri istendiğinde, hemen hemen tüm insanlar karın bölgelerine işaret ediyor, çünkü insanlar bu "karanlık mağarada" bir şeylerin olup bittiğini, karınlarının kendilerine bir şeyler anlattığını, şifreli mesajlar gönderdiğini hissedebiliyorlar.


           Çok eski zamanlardan beri, meditasyon yapan insanlar, bedenlerinin derinliklerine yolculuğa çıkıyor, burada huzur ve bilgeliği arıyorlar. Ve hatta günümüz dünyasına egemen ekonomi disiplini bile, küresel bir dil olan "içsesin" öneminin farkında. Başarılı yöneticilerin el kitaplarında "içsesinizi dinleyin" gibi cümlelere sık sık rastlanıyor, borsacılara da aynı telkinde bulunuluyor. İçsesimizin fısıldadıklarını beynimizin kabullenmesi, karnın beyni galebe çalması anlamına gelmiyor ama en azından beynin vücudumuzun tek hâkimi olduğu mitini ciddi şekilde sorguluyor.


           Karnın ne denli belirleyici olduğunu bilim de doğrulamaya başladı. İnsan bedeninin herhâlde en "şiirsel olmayan" bölgesi bağırsaklar, gerçekten hayatın önemli sırlarını barındırıyor. Zekice işleyen sindirim sistemiyle sürekli devinim hâlinde olan, ancak hareketliliğini genelde görmezden gelmeyi tercih ettiğimiz karnımız, bilimsel araştırmaların odağına yerleşti son dönemde.


           New York'taki Columbia Üniversitesinde görevli nörobilimci, anatomi ve hücre biyolojisi uzmanı, 1998 yılında yayımlandığında çığır açan "The Second Brain" adlı kitabın yazarı Prof. Michael Gershon'a göre "karnımızda ikinci bir beyin bulunuyor".

 

Hania Luczak, Geo dergisi editörü

www.geodergi.com.tr

 

22.02.2008

<< geri
Ana Sayfa | Hakkımızda | Ziyaretçi Defteri Bugüne kadar sitemizi  kişi ziyaret etti, Şu anda  kişi sitede.